Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçu (TCK m.109)
1. Genel Açıklama
Halk arasında "alıkoyma", "kapatma" veya "kaçırma" olarak da bilinen Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma suçu, bir kimsenin hareket etme özgürlüğünün hukuka aykırı olarak kısıtlanmasıdır. TCK’nın "Hürriyete Karşı Suçlar" bölümünde, 109. maddede düzenlenmiştir. Bu suç, ani bir hareketle değil, mağdurun belirli bir süre bir yerde kalmaya zorlanması veya bir yere gitmesinin engellenmesi ile oluşur.
2. Suçla Korunması Amaçlanan Hukuksal Yarar
Bu suçla korunan hukuksal yarar, bireyin "hareket serbestisi" ve **"fiziksel hareket özgürlüğü"**dür. Kişinin dilediği yere gitmesi, dilediği yerde kalması ve yer değiştirme hürriyeti anayasal bir hak olup, bu suçla bu hak güvence altına alınır.
3. Suçun Temel Şekli
TCK 109/1 uyarınca suçun temel şekli; bir kimseyi hukuka aykırı olarak bir yere gitmek veya bir yerde kalmak hürriyetinden yoksun bırakmaktır.
Fiilin mutlaka cebir veya tehdit içermesi gerekmez; hile ile veya mağdurun haberi olmadan (örneğin kapının kilitlenmesi) gerçekleştirilmesi de temel şekli oluşturur.
4. Suçun Unsurları (Maddi ve Manevi)
Maddi Unsur:
Fiil: Kişinin bir yere girmesini engellemek, bir yerden çıkmasını engellemek, bağlamak, bir odaya kilitlemek, uyuşturucu vererek uyutmak gibi hareket özgürlüğünü kısıtlayan her türlü icrai veya ihmali davranıştır.
Süre: Yargıtay uygulamasına göre, kısıtlamanın "belirli bir süre" devam etmesi gerekir. Anlık tutmalar (örneğin birini kolundan tutup bırakmak) bu suçu değil, duruma göre kasten yaralama veya tehdit suçunu oluşturabilir.
Manevi Unsur:
Suç kasten işlenir. Fail, mağdurun özgürlüğünü kısıtladığını bilmeli ve istemelidir. "Cinsel amaç" gibi özel saikler suçun temel oluşumu için değil, nitelikli hali (ceza artırımı) için aranır.
5. Suçun Faili
Suçun faili herkes olabilir. Ancak failin kamu görevlisi olması ve görevini kötüye kullanması, cezayı artıran bir nitelikli haldir.
6. Suçun Mağduru
Suçun mağduru herkes olabilir. Mağdurun rıza gösterme ehliyetine sahip olup olmadığı önemlidir. 15 yaşından küçüklerin rızası (cebir/tehdit olmasa bile) hukuken geçerli sayılmaz ve suç oluşur.
7. Suçun Daha Az Cezayı Gerektiren Halleri (Etkin Pişmanlık)
TCK 109 kapsamında eylemin niteliğine göre "daha az ceza" tanımı TCK 110'daki Etkin Pişmanlık düzenlemesi ile karşılanır.
Soruşturma başlamadan önce, failin mağduru kendiliğinden, güvenli bir yerde serbest bırakması halinde cezada üçte iki oranında indirim yapılır.
Soruşturma başladıktan sonra ancak hüküm verilmeden önce serbest bırakırsa cezada 1/8 ile 1/4 arasında indirim yapılır.
8. Suçun Nitelikli Halleri
TCK 109/2 ve 109/3 maddelerinde cezayı artıran haller sayılmıştır:
Silahla işlenmesi.
Birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi.
Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle işlenmesi.
Kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılarak işlenmesi.
Üstsoy, altsoy veya eşe karşı işlenmesi.
Çocuğa (18 yaş altı) veya beden/ruh bakımından kendini savunamayacak kişiye karşı işlenmesi.
Cinsel amaçla işlenmesi (En sık karşılaşılan ve cezası en ağır olan hallerden biridir).
9. Suçla İlgili Teşebbüs, İştirak ve İçtima
Teşebbüs: Suç teşebbüse elverişlidir. Fail mağduru bir yere kapatmaya çalışmış ancak engel olunmuşsa teşebbüsten ceza alır.
İçtima:
Cinsel Suçlarla İçtima: Eğer suç cinsel saldırı veya çocukların cinsel istismarı amacıyla işlenmişse; fail hem hürriyeti tahdit suçundan hem de cinsel suçtan ayrı ayrı ceza alır.
Cebir ve Tehdit: Hürriyeti kısıtlamak için kullanılan cebir ve tehdit, bu suçun unsuru sayıldığından ayrıca cezalandırılmaz. Ancak cebir, kasten yaralama boyutunu aşarsa (ağır netice) ayrıca yaralamadan da ceza verilir.
10. Suçun Yaptırımı
Temel Hal: 1 yıldan 5 yıla kadar hapis.
Nitelikli Haller (Silah, birden fazla kişi vb.): 2 yıldan 7 yıla kadar hapis.
Cinsel Amaçla İşlenmesi: Verilecek ceza yarı oranında artırılır. (Örn: Nitelikli hal varsa ceza 3 yıldan 10.5 yıla kadar çıkabilir).
Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Hal (TCK 109/6): Suçun işlenmesi amacıyla veya sırasında mağdur ölürse, fail ağırlaştırılmış müebbet hapis ile cezalandırılır.
11. Suçla İlgili Görevli ve Yetkili Mahkeme
Görevli Mahkeme: Temel ve nitelikli halleri için Asliye Ceza Mahkemesidir. (Ancak suçun TCK 109/6 kapsamındaki ölümle sonuçlanması veya yağma gibi ağır suçlarla birlikte işlenmesi halinde Ağır Ceza Mahkemesi görevli olabilir).
Yetkili Mahkeme: Suçun işlendiği (mağdurun alıkonulduğu) yer mahkemesidir. Suç temadi eden (devam eden) bir suç olduğu için, mağdurun kesintisiz olarak alıkonulduğu güzergah üzerindeki yerlerde de yetki oluşabilir.
12. Suçla İlgili Yargıtay Kararları (Özet ve İlkeler)
Süre Kriteri: Yargıtay, mağdurun hareket özgürlüğünün kısıtlanmasının "hukuka aykırı bir durum yaratacak kadar" sürmesini arar. Çok kısa süreli, anlık tutmalar hürriyeti tahdit değil, duruma göre eziyet veya yaralama sayılabilir.
Velayet Hakkı: Boşanma aşamasındaki eşlerin, velayeti kendisinde olmayan çocuğu kaçırması durumunda TCK 234 (Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması) gündeme gelir, ancak cebir/tehdit varsa TCK 109 uygulanabilir.
Araca Alma: Bir kimsenin zorla araca bindirilip bir süre götürüldükten sonra bırakılması, suçun tamamlanması için yeterlidir.